ibrahim saraçoğlu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Boy Uzatan İbrahim Saraçoğlu Kürü

Bir çoğumuz farklı nedenlerden dolayı boyumuzun olduğundan birkaç santim daha uzun olmasını elbette arzularız. Her ne kadar boy uzamasında anne ve babadan geçen genlerin bir dereceye kadar etkisi olsa da boy uzamasına asıl etki eden faktörün beslenme ve egzersiz olduğunu günümüzde bir çok bilim adamı kabul etmektedir. Zaten son 150 yılda insanlık medeniyetinin ulaştığı yaşam şartları ve beslenme imkanları da boy uzamasını doğrudan olumlu yönde etkilemiştir. Türklerin de dahil olduğu bir çok milletin 1850 li yıllardaki ortalama boy uzunluğu günümüzdekinden 10 ila 15 santim arası daha kısa oluşu bu teoriyi destekler niteliktedir. Fransız erkeklerinin 19 YY ortalarındaki ortalama boyu 159 cm ilen günümüzdeki ortalama fransız erkeğinin boy ortalaması 176 cm ye gelmiştir. Eğer kalıtsal faktörler babadan ve anneden evlatlara geçerek boy uzama potansiyelini belirli bir seviyede kalmasına neden olsaydı beslenme neticesinde toplumlarda sürekli görülen boy uzunluğunun artması eğilimini gözlemleyemezdik.

Boy uzaması kaç yaşına kadar sürer?

Ortalama olarak boy uzaması kadınlarda 20, erkeklerde 22 yaşına kadar sürmektedir. Ancak bu yaştan sonra da video dan da öğreneceğiniz üzere boy uzaması pekala mümkün olmaktadır.

Peki boy uzatmak için ne yemeli, boy uzatan besinler nelerdir, boyu uzatmak için ne yapmalı gibi sorulara verebileceğimiz yanıtlar var mı? Yanıtımız evet elbette var olacaktır. Bu konuda Bitkisel tıp ve şifalı bitkiler uzmanı Prof. Dr. İbrahim SARAÇOĞLU’nun boy uzatmak için verdiği bitkisel kürü ve boy uzatıcı tavsiyelerini dikkatle izleyelim ve daha sonra boy uzatan yiyecekler nelerdir bunlara değinelim.

Boy Uzatan Yiyecekler Nelerdir-Boy Uzatan Besinler

Boy uzaması için elbette sadece beslenmenin veya boy uzatma egzersizleri yapmanın tek başına yeterli olmadığını söylemeliyiz. Asıl önemli ve etkili olan, gerek beslenmede gerekse egzersiz hareketlerinde sürekliliğin sağlanmasıdır.

Bilhassa boyun uzaması için beslenme hususu tam manasıyla uzun bir zaman dilimi uygulama gerektiren bir husus ve boyum kısa uzamak istiyorum diyenlerin aynı zamanda 1*2 yıldan önce sonuçlarını net olarak göremeyecekleri bir sürece dahil olduklarının farkında olmaları gerekiyor. Tek başına vitamin almak, veya balık yağı ile beslenmek elbette boy uzaması için yeterli olmaz. Ama boy uzatan vitaminler ve mineraller olduğu da bilinen bir gerçektir. Bu mineralleri, amino asitler, proteinler ve vitaminleri mümkünse doğal besinler yoluyla almak ise en sağlıklı ve kalıcı çözüm yolu olarak görülüyor.

Boy uzatan besinler arasında herkesin bildiği ve yukarıda Dr. İbrahim Saraçoğlunun da değindiği gibi balık ve özellikle de balık etinin koyu kısımları en etkili ve çabuk boy uzatan yiyecektir. Bunun yanı sıra balıklarda bulunan omega-3 ve omega-6 yağ asitlerini içerisinde barındıran balık yağı da boy uzamasına katkı sağlamaktadır. Hatta balık yağının kokusu nedeniyle tüketmekte zorlananlar için piyasada balık yağı hapı veya drajesi adı verilen gıda destekleri de çokça rağbet görüyor. Balık yanında boy uzatan gıdalar denilince ilk akla gelenler ise herkesin tahmin edebileceği gibi süt, peynir ve yoğurt gibi kalsiyum bakımından zengin besinler olarak sayılabilir. Bu besinlerde bulunan kalsiyum boy uzaması için kritik bir mineral olup mutlaka tüketilmelidir. Boy uzatan besinlere daha uzun bir liste verilmesi gerekirse Havuç, balık, karaciğer, Yumurta Sarısı, Sığır, Kırmızı Et, Süt, Peynir, Elma, Yeşil, Sebze, Patates, Fındık, Sarı Sebzeler, badem, muz, Fıstık, tavuk, fasulye bu listeye dahil edilebilir. Ayrıca günde 6-8 bardak su içmek te boyu uzatmak için gerekli ve önemlidir.

Uyuşturucu, alkol, uykusuzluk, stres, sindirim problemleri, ya da egzersiz eksikliği gibi şeyler boy uzamasını yavaşlatabilir ve hatta durdurur. Bu nedenle daha uzun boylu bir birey olmak istiyorsak zararlı alışkanlıkları terk etmeli, egzersizleri zamanında yapmalı, uykumuzu almalı ve düzenli bir yaşam sürmeliyiz.

Sinüzite Bitkisel Tedavi Önerileri

Toplumun yüzde 10’unda görülen sinüzit kişiden kişiye farklılık gösteriyor. Burun tıkanması, geniz ve burun akıntısı, burundan konuşmak, koku duyusunun bozulması, sürekli nezle grip olunması ve bu sorunların kolay bir şekilde geçmemesi, özellikle çocuklarda daha fazla olan inatçı öksürmeler belirtileri olarak gösterilebilir. Sanılanın aksine akut sinüzitlerin haricinde baş ağrısı sinüzitte sık olmaz. Burada baş ağrısına neden olan iltihabı durumdan daha fazla burun içinde sinüs kanallarını etkilemekte olan diğer yapısal şartlardır.

Sinüzitten Nasıl Korunulur
Özellikle sürekli bir şekilde tekrarlamakta olan üst solunum yolları sinüzite sebep olabildiği için basit bir nezle dahi önemsenmelidir. Uzun sürebilecek burun tıkanmasına izin verilmemesi gerekir. Sigara içilmemeli, klimalı ve kirli  hava olan ortamlarda fazla kalınmamalıdır.

Prof.Dr.İbrahim Saraçoğlu’nun Sinüzit için Papatya Kürü:

Bir kaba yarım litre kadar su konulup, kaynatılır. Kaynamakta olan suyun içine 3 çorba kaşığı kurutulmuş kır papatyası atılır.

Daha sonra başınızı havlu veya bir bez ile örterek, bu suyun buğusuna durun. Burnunuzdan nefes alıp verin.

Bu uygulamayı 5 dakika uygulayın. 5 dakika tamamlandıktan sonra yarım saat ara verip tekrar beş dakika aynı şekilde başınızı havlu ile örterek uygulayın.

Ertesi gün aynı şekilde 5 dakika uygulayıp yarım saat ara verin ve tekrar 5 dakika uygulayın.

Akıntının gelmeye başladığı gün 3 gün ara verin.

Papatya kürünün, Sinüzit tamamen kuruyana kadar uygulanması gerekir. Papatya kürü uygulamasının yarım bırakılması halinde sinüzit tekrar edebilir.

Eşit miktarda hatmi yaprağı, altın başak, orman sarmaşığı karıştırılarak çay yapılır. 2-3 saatte bir 1 bardak içilir.

Bitkisel Tedaviler

* 1 litre suya 2 yemek kaşığı dolusu papatya eklenir. Ağır ateşte kaynamaya başlayınca ateşten alınır. Baş ve göğüs büyük bir havluyla örtülerek, 10 dakika papatya buğusu yapılır. Tedavi sonrası hemen açık havaya çıkılmaz.

* Her 3 günde bir, bir limon sıkılıp aynı miktarda su ilave edilerek gözlerden yaş gelecek şekilde buruna iyice çekilir. Bu tedaviye 1 ay kadar devam edilir.

* 1 çay bardağı suya, 1 çay kaşığı kekik yağı konulur. Bir başka fincanda fındık kadar kil eritilir. Üzerindeki duru su dökülür. Kekik yağı karışımı ile birleştirilir. İyice çalkalanır. Günde 3-4 defa burun deliklerine bir kaç damla damlatılır.

* Maydanoz ve ebegümeci beraber haşlanır. Buharı ile teneffüs edilir.

* Seyreltişmiş okaliptus yada nane yağı ile alın veya ağrıyan kısımlar ovulur.

* Taze sıkılmış ananas suyu için, sinüzite iyi gelir.

Alerjik Astım Ve Nefes Darlığına Bitkisel Kür

Alerjik Astım Ve Nefes Darlığı İçin Keçiboynuzu Kürü

Astım ve alerjik astım için uygulanacak Keçiboynuzu kürü (harnup kürü) koyu kahve renkli olmasına özen gösteriniz. Açık kahve renkli keçiboynuzlarının etkisi çok azdır.

Keçiboynuzu Kürü, Genel nefes darlığı, alerjik nefes darlığı ve soğuk alerjisi durumunda uygunlanır.

Hazırlanışı: 
Orta büyüklükteki keçiboynuzundan 6-7 tanesini önce soğuk su altında yıkayınız. Daha sonra bunları küçük küçük 3-4 cm uzunluğunda kırarak, kaynamakta olan yarım litre suyun içine atınız. Hafif ateşte 7-8 dakika kaynatınız. Soğuduktan sonra süzerek suyunu cam şişeye doldurunuz. Buzdolabında en fazla üç gün bekletebilirsiniz.

Kullanılışı:
Her gün sabah kahvaltı arasında ve akşam yemeğinden önce bir çay bardağı içilir. Yarım litre olarak hazırladığınız keçiboynuzu suyu üç gün buzdolabında bozulmadan korunabilir. Her üç günde bir, taze olarak hazırlamanız gerekecektir.

Hiç ara vermeden 20 gün uygulayınız. 20 gün tamamlandıktan sonra aynı şekilde hiç ara vermeden 15 gün devam ediniz. 15 günlük kürü uygularken bir çay bardağı içerisine bir küçük çay kaşığı bal ilave edip karıştırınız, sabah kahvaltınız arasında ve akşam yemeğinden önce birer çay bardağı içiniz. Keçiboynuzu kürünü uygularken sabah kahvaltınızda ayrıca bal tüketmeyiniz.

Dikkat: 5 ile 12 yaş arasındaki çocuklarda nefes darlığı veya alerjiye bağlı nefes darlığı söz konusu ise, bu taktirde sadece bir çay bardağı sabah kahvaltısı arasında içilecektir. Akşam yemeklerinde içilmeyecektir.

Dikkat: Bu kürü uygularken kahvaltıda ayrıca bal tüketmeyiniz. Daha güçlü olur diye bir çay kaşığından daha fazla bal ilave etmeyiniz.

Vajinal Akıntıya Bitkisel Çözümler

VAJİNAL AKINTILAR İÇİN PRATİK BİTKİSEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Bitkisel yöntemler iltihaplanmayı önleyici, mikropların üremesini engelleyici, büzücü ve doku sıkılaştırıcı olarak etki ederler.

*-Pamukçuğa karşı vücudu koruyabilecek bakterileri artıracağından, doğal yoğurt yemek yararlı olabilir. Yoğurdu doğrudan vajinaya uygulamak da iyi gelebilir.

*-50 gr civan percemi, 50 gr aslan pençesi(tırtıklı), 50 gr sinirli otu, 50 gr altın otu, 25 gr ısırgan tohohumu (erkek)

HAZIRLANILIŞI : Bitkiler toz haline getirilerek kullanılmalıdır. (bitkilerin birbirleriyle iyice karışması için toz haline getirilerek kullanılmalıdır) Karışım sabah ve akşam günde iki defa bir su bardağı kaynamış suyun içerisine bir tatlı kaşığı atıldıktan sonra 5 dakika bekletilir daha sonra süzülerek içilir en az 20 günlük bir kullanım gerektirir.

Bilinen Yan Etkisi : İlk günlerde varsa iltihabı söktüğü için akıntıyı biraz hızlanır.

*-1 orta boy beyaz soğan (kırmızı ve mor soğan olmamalı ) 4'e bölünür. Önceden kaynatılmış olan 2 su bardağı klorsuz suya konulur ve 5 dakika kaynatıldıktan sonra içerisine başka bir şey katmadan öğle ve akşam yemeklerinden önce 1'er bardak suyu içilir.

Soğan kürünü adet döneminde uygulamanın bir sakıncası yoktur. Ancak, etki bakımından en uygun zaman adet bitiminden en erken 7 gün sonra başlamaktır.

Kür uygulandıktan sonra 2. adet görmeden 10 gün önce tekrar 5 gün veya 7 gün bu soğan suyu kürü uygulanır. Hamile kalmak için ise bu kürün üzerine kuru incir kürü uygulanır.

Kürün uygulandığı 2 ve 3. günden itibaren akıntıların fazlalaştığı çözüldüğü görülecektir.

Bu kür erken menopoz, çikolata kisti, 3 cm’den küçük miyomlar, adet düzensizliği ve polikistik over şikayeti olan olan bayanlar için de iyi bir çözümdür ve yumurtalıklarda bulunan kisti ortadan kaldırmaktadır.

Uyarı: Bu soğan suyu kürü 15 günden fazla uygulanmamalıdır.

Başka bir uygulama şeklide şöyledir: Suyu kaynatmadan önce soğanlar konulur. Soğuk suya konulan soğanlarla birlikte su kaynatılır. Sabahları ve akşamları sadece birer bardak içilir. Bu soğan kürü adet dönemleri boyunca da uygulanabilir. Akıntı için bitkisel tedavi den tam anlamıyla netice almak için akıntı kürünü adet kanamasının bittiği tarihten 1 hafta sonraki günden itibaren bu bitkisel tedavi yöntemini uygulamakta yarar vardır.

*-İki avuç ince kıyılmış olan meşe kabuklarını 3 litre suyun içerisine katılır üzeri kapatılıp, 3 saat bekletilir. Bu işlemden sonra suy ısıtılır ve banyo suyuna süzerek ilave edilir. Bu su ile her gün 15-20 dakika banyo yapılır. Yada küvetin içine normal su ile karıştırılır, meşe banyosu yapılır.

*-Ardıç da vajinal akıntılara iyi gelmektedir. 2 bardak klorsuz suyun içerisine bir avuç ardıç kattıktan sonra kaynatılır. Buhar çıkmaya başladıktan sonra bu buhar ile vajinal alan bölgesine teması sağlanır. Buharlar üzerine gelmeli.
*-Bir litre suyun içerisine bir avuç böğürtlen koyduktan sonra kaynatılıp süzülür. Her öğünden önce bir fincan içilir.

*-Civan perçemi, Cersiye, Katır çiçeği (ılgın çiçeği), Bal

Hazırlanışı ve Kullanım Şekli :
-Cersiye otu on dakika kaynak suda bekletilerek demlenir. Süzüldükten sonra bal ile tatlandırılarak şerbet kıvamına gelinceye kadar karıştırılır. Hazırlanan çaydan tedavi süresince yemeklerden önce hastaya bir fincan içirilir.

-Kurutulmuş ve ufalanmış civan perçemi otu, kaynar suyun içine bırakıldıktan sonra on dakika bekletilir. Süzülerek elde edilen sıvıya, şurup kıvamına gelinceye kadar bal ilave edilerek karıştırılır. Hazırlanan bu şurup hastaya yemeklerden sonra bir bardak içirtilir.

-Ilgın çiçeğinin yapraklan sıcak suda demlendikten sonra süzülür. Elde edilen sıvı şerbet kıvamına gelinceye kadar bal ilavesiyle tatlandırılır. Hazırlanan şerbetten, tedavi süresince yemeklerden önce bir fincan içilir.

*-Akgünlük sakızı : Macunu yenir. Suyu ve hülasası içilir.
*-Çınar ağacı : Çayı içilir.
*-Gökçe (ökse – burç) : Macunu yenir. Çayı ve suyu içilir.
*-Kantaron (sarı) : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir.
*-Kuzu kulağı (labada) : Rahim yoluyla, fitil yapılıp kullanılır.
*-Oğulotu (melisa) : Macunu yenir. Çayı, suyu ve hülasası içilir.
*-Pıtrak : Kaynatılmıs suyu içilir.
*-Sinameki : Macunu yenir. Çayı ve suyu içilir.
*-Tere otu ve tohumu : Macunu yenir. Çayı ve suyu içilir.

Kullanım Şekilleri : Aç karına sabah, öğle, aksam, yatarken, çay gibi demletilir, 2 – 3 bardak balla içilir. Öğütülür bal ile macun yapılır, 1 – 2 tatlı kasığı yenir. Damıtılmıs bitki suyu birer kahve fincanı içilir. 5 gram yağ 15 – 20 gram damıtılmıs bitki suyu bal ile tatlandırılır çalkalanır hülasa olarak içilir.

*-Bir litre suyun içine bir avuç ince kıyılmış ceviz yaprağı katılıp kaynatılmasının ardından süzülerek günde üç öğün birer çay fincanı içilir.

*-2 kahve kaşığı anason, tavada iyice kavrulup yenir.

*-Küçük bir piknik tüpünün üzerine, ağzı geniş ve içi su dolu bir tencere oturtulup, içine bol miktarda (4-5 demet) maydanozkatılıp kaynatılır. Kaynama derecesi buhar çıkartmaya başlayınca belden aşşağısı çıplak olarak bu buharın üzerine yirmi dakika kadar çökülür.

*-Maydanoz: vücuttaki ödemlerin atılmasını sağlar ve anti bakteriyel özelliği sayesinde kullanıldığı bölgedeki zararlı bakterileri yok eder. Vajinal akıntı ve kaşıntılarda maydanoz suyuyla temizlik yapılması hem de kaynatılmış posasıyla pansuman yapılması faydalı olacaktır.

Küçük bir tencereye yarım demet maydanoz ve bir su bardağı suyu alıp birkaç taşım kaynatılır ve ocaktan indirilir. Maydanoz kevgir yardımıyla süzülür. Maydanoz suyu temizlik aşamasında kullanmak üzere saklanır. Elde edilen maydanoz posası gazlı bez ya da temiz bir tülbent içine koyup, hijyenik ped gibi katlanır ve vajina içine değecek şekilde yerleştirilir, sıkı bir iç çamaşırı giyilir. Yaklaşık 15 dakika boyunca bekletilir. Sürenin sonunda çıkarıp önceden hazırlanan maydanoz suyuyla yıkanır ve temiz suyla durulanır.

*-Cadıfındığı yaprağı ve kabuğu, civanperçemi otu ve çiçeği, papatya çiçeği ve saplı meşe kabuğu kullanılmaktadır. Saplı meşe kabuğu haftada bir defa uygulanır, haftanın geri kalan günleri dönüşümlü olarak diğer üç bitki kullanılabilir.

Yıkama ve Oturma Banyoları:
-Cadıfındığı yaprağı ve kabuğu: İnce kıyılmış 50 gr yaprak ve/veya kabuk üzerine 1 litre kaynar su ilave edilir, kabın ağzı kapalı olarak 10-15 dakika bekletilip süzülür. Sulu kısım 19 litre suy ilave edilip oturma banyosu yapılır.

-Civanperçemi otu ve çiçeği: İnce kıyılmış 100 gr ot veya 50 gr çiçek üzerine 1 litre kaynar su ilave edilir, kabın ağzı kapalı olarak 20 dakika bekletilir, süzülür. Sulu kısım 19 litre suya ilave edilip oturma banyosu yapılır.

-Papatya çiçeği : 2-3 yemek kaşığı çiçek üzerine 500 ml kaynar su ilave edilir, kabın ağzı kapalı olarak 10 dakika bekletilip süzülür. 10 litre suya ilave edilerek oturma banyosu yapılır.

-Saplı meşe kabuğu: 50 gr kıyılmış kabuk üzerine 1 litre soğuk su konarak kaynayana kadar ısıtılır, ateşten alınarak 20 dakika bekletilip süzülür. Sulu kısım 10 litre suya ilave edilerek oturma banyosu yapılır.

*-Aynısafa merhemi, ekinezya kulanılır.

DİKKAT : Bu sitede yayınlanan her türlü bilgi, sadece bilgilendirmek amacı ile hazırlanmıştır. Bir sağlık profesyonelinin vereceği tavsiyelerin yerine kullanılamaz. Sizin gerçek fiziksel durumunuzu yansıtmıyor olabilir. Doktorunuza danışmadan bu sayfalardan edineceğiniz bilgileri herhangi bir rahatsızlığın teşhis veya tedavisinde kullanmayınız. Soru ve sorunlarınız için doktorunuza danışınız.